İHTİYATİ TEDBİRDE “ÖLÇÜLÜLÜK” ve “TALEPLE BAĞLILIK” İLKELERİNİN UYGULANMASI

İhtiyati tedbirin geçici bir hukuki koruma olduğundan ve bu bağlamda özelliklerinin, şartlarının neler olduğundan bir diğer yazımızda detaylı olarak bahsetmiştik, lütfen bakınız (Bkz.İlgili yazımız…). Bu yazımızda ise hakimin mevcut bir davada veya ileride açılacak bir dava için ihtiyati tedbir uygulaması halinde; ölçülülük ve taleple bağlılık ilkelerine uygun bir şekilde karar vermesi gerektiğinden bahsedeceğiz. “Ölçülülük” ilkesi; […]

Devamını Oku

ARABULUCULUK (II)

ARABULUCULUK HİZMETİNDEN VAZGEÇMEK MÜMKÜN MÜ?Nasıl ki bir kişinin, bir davayı açmak ve açtığı davadan feragat etmek hakları mevcutsa aynı şekilde arabuluculuk hizmetinden vazgeçmek hakkı da mevcuttur. Kişi bunu serbestçe yapabilir.ARABULUCULUK NE KADAR GÜVENLİDİR?Arabuluculuk sistemine eşitlik ve gizlilik ilkeleri hakimdir. Arabulucu, bağımsız ve tarafsız bir üçüncü kişidir. Uyuşmazlık konusunun taraflarına eşit mesafede durarak olayın çözümüne yardım […]

Devamını Oku

ARABULUCULUK (I)

ARABULUCULUK NEDİR? ARABULUCU KİME DENİR? Arabuluculuk; tarafların arasındaki ihtilafların, taraflar arasında uyuşma ve anlaşma sağlamak amacıyla arabuluculuk hususunda uzmanlık eğitimi almış, bağımsız ve tarafsız, Hukuk Fakültesi mezunu bir üçüncü kişinin yardımı ile çözülmesini öngören uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Dikkat çekmek istediğimiz önemli bir husus, arabuluculuğun hakimlik ya da hakemlik olmadığıdır. Arabulucu; kişilerin aralarındaki uyuşmazlıkları bir çözüm […]

Devamını Oku

KISMİ DAVA VE BELİRSİZ ALACAK DAVASI FARKI

Belirsiz alacak davası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (“HMK”) 107. maddesinde düzenlenmiş olup “(1) Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir. (2) Karşı tarafın verdiği bilgi veya […]

Devamını Oku

VEKİL KANALIYLA TAKİP EDİLEN İŞLERDE TEBLİGAT KİME YAPILIR?

7201 sayılı Tebligat Kanunu (“Kanun”) 11. maddesinde açıkça belirtildiği üzere vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması esas olup ilgili maddede; “Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir. Eğer tebligat birden fazla vekile yapılmış ise, bunlardan ilkine yapılan tebliğ tarihi asıl tebliğ tarihi sayılır. […]

Devamını Oku

BİLİRKİŞİLİKTEN ÇIKARMA

Bilirkişiler, yargılama esnasında ortaya çıkan ve çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde mahkeme tarafından başvurulan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişileridir. Bilirkişilik müessesesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda düzenlenmekteyken 3.11.2016 tarihinde yayımlanan Bilirkişilik Kanunu ile özel bir düzenlemeye kavuşmuş; bilirkişilerin görev tanımları, sorumlulukları ve nitelikleri ayrıntılı hükme bağlanmıştır. Daha önceki yazılarımızda bilirkişiliğin temel […]

Devamını Oku

USULSÜZ TEBLİGAT

Tebligat, hukuki bir işlemin veya durumun ilgili kişiye bildirilmesi amacıyla yetkili kurum tarafından yapılan yazı veya ilan yoluyla belgeleme işlemidir. Hukukumuzda tebligata çok büyük önem verilmektedir, özellikle İcra ve İflas Hukuku’nda tebligata çok büyük sonuçlar bağlanmaktadır. Tebligatın teslim alınmasıyla birlikte tebligata konu olan hukuki duruma ilişkin süreler başlar. Tebligatın teslim edilmesinden (Bkz. İlgili Yazımız…) ve […]

Devamını Oku