Tanıma; evlilik birliği içerisinde doğmamış çocuğun, babayla arasındaki soy bağının kurulması amacıyla gerçekleştirilen hukuki bir işlemdir. Tanıma işlemi; babanın, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmî senette yahut vasiyetnamesinde yapacağı beyanla gerçekleşebileceği gibi anne veya çocuğun dava açması suretiyle de gerçekleşebilecektir.
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 28. madde hükmü uyarınca, tanıma; mahkemede yapılmışsa mahkeme tarafından, noterde düzenlenen senetle yapılmışsa noter tarafından tanımanın yapıldığı tarihten itibaren 10 gün içinde nüfus müdürlüğüne bildirilmek zorundadır. Tanımanın vasiyetnamedeki beyanla yapılması durumunda ise vasiyetnameyi açan hâkim tarafından nüfus müdürlüğüne bildirim yapılması gerekmektedir. Tanıma beyanı nüfus memuruna yapılmışsa, zaten doğrudan aile kütüklerine tescil edilecektir. Yurt dışında yapılan tanıma işlemlerindeki bildirimler, dış temsilciliklere ya da türkçeye çevrilerek onaylanmış olmak şartıyla nüfus müdürlüklerine yapılabilecektir.
Evlât edinme işlemi de, anılan Kanun’un 29 ve 30 maddeleri gereğince, evlat edinme kararını veren mahkeme tarafından 10 gün içinde nüfus müdürlüğüne bildirilmelidir. Böylelikle evlât edinme aile kütüklerine tescil edilerek; evlât edinilen kişinin nüfus kaydı evlât edinenin aile kütüğüne taşınacaktır. Yurt dışında yabancı yetkili makamlar huzurunda gerçekleştirilen evlât edinme işlemlerinin geçerli sayılabilmesi için öncelikle bu işlemler asli şartlar yönünden Türk Hukuku’na uygun olmalıdır. Evlât edinme olaylarına ilişkin yabancı makamlar nezdinde verilen ve o ülkenin mevzuatı bakımından kesinleşmiş veya kesin hüküm gibi sonuç doğuran karar ve belgelerin Türkiye’de uygulanabilmesi için yetkili ve görevli Türk Mahkemesince tenfiz veya tanıma kararı verilmesi gerekmektedir.
Hukuk Desteği
iletisim: [email protected]