Tasfiye memurları, şirketlerin tasfiye süreçlerini yöneten kişilerdir. Tasfiye memurlarının sorumluluklarına dair (Bkz.ilgili 1.yazımız…) (Bkz.İlgili 2.yazımız…) yazılarımızı sizinle daha önce paylaşmıştık. Bu yazımızda ise şirketlerin tasfiye sürecinde (Bkz.ilgili yazımız…) tasfiye memurlarının fiillerinden doğan sorumluluklarına değerlendireceğiz.
Tasfiye memurlarının hukuken sorumluluğu Türk Ticaret Kanunu’nun 546/2. maddesinin 553. maddesine yaptığı atfa dayanır. Bu atfa göre, tasfiye memurları hem kanundan hem de özel sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde şirkete, pay sahiplerine ve alacaklılara karşı sorumludurlar.
Maddede bahsedilen sorumluluk kusura dayanır, başka bir deyişle kusur sorumluluğudur. Bu noktada tasfiye memurunun gereken özeni yerine getirip getirmediği, ihlal ile uğranılan zarar arasındaki bağın dikkatlice değerlendirilmesi gerekmektedir. Tasfiye memurlarının kusurlu olduğunun ispat yükü davacıya aittir.
Tasfiye memurlarının kanundan veya esas sözleşmeden doğan sorumluluklarını ihlal etmesi halinde pay sahipleri, şirket tüzel kişiliği ve alacaklılar dava açma hakkına sahiptir. Söz konusu dava zararın giderilmesini amaçlamaktadır. Dava zararın ve sorumluluğun öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıl, zarar doğuran hareketin gerçekleşmesini takiben de 5 yıl içerisinde açılmalıdır. Tasfiye memurlarının sorumluluğu müteselsil niteliktedir ancak tasfiye memurları arasında görev dağılımı yapılmış ise bu durumda her memurun kendi fiillerinden sorumlu tutulacağı ifade edilebilir.
Hukuk Desteği
iletisim: [email protected]