AKIL HASTALIĞI VEYA AKIL ZAYIFLIĞI SEBEBİNE DAYALI VESAYETİN SONA ERMESİ HALİNDE VASİNİN YAPMASI GEREKENLER NELERDİR?

Akıl hastalığı ya da akıl zayıflığı sebebine bağlı olarak verilen vesayet kararı, ancak yetkili Sulh Hukuk Mahkemesinin bir başka deyişle vesayet makamının kararıyla sona erer. Vesayeti gerekli kılan nedenin ortadan kalkması durumunda, ilgili Sulh Hukuk Mahkemesi vesayetin sona ermesine karar verecektir. Vesayetin sona ermesi talebini, kısıtlı ve ilgililerden her biri ileri sürebilecektir. Herhangi bir sebeple […]

Devamını Oku

VASİLİK GÖREVİ NASIL SONA ERER?

Vasi kavramının ne olduğuna ve vasi atanmasını gerektiren hallerin neler olduğuna (Bkz: İlgili yazımız…) ilişkin ayrıntılı bilgilere yer verdiğimiz sitemizde farklı yazılarımız da bulunmaktadır, okumanızı tavsiye ederiz. Vasilik görevi çeşitli sebeplerle son bulabilmektedir. Bu nedenler; vasinin fiil ehliyetini yitirmesi, ölmesi, görevden alınması olabileceği gibi vasi atama kararının uzatılmaması durumunda süresinin dolması da olabilmektedir. Diğer yandan, […]

Devamını Oku

HAKİMİN REDDİ

Hakimin önüne gelen davaya bakmamasını gerektiren iki husus vardır ki, bunlardan biri hakimin reddi diğeri de hakimin yasaklılığıdır. Hakimin yasaklı olması için öngörülen sebeplerden ve yasaklılığın sonuçlarından bir diğer yazımızda bahsetmiştik. (Bkz: Bir diğer yazımız…) Red sebepleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 36. maddesinde sayılmış olup, “1) Hâkimin tarafsızlığından şüpheyi gerektiren önemli bir sebebin bulunması […]

Devamını Oku

HUKUK MAHKEMELERİNDE GÖREV

İkame edilecek bir davada, en önemli hususlardan biri taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu davanın hangi mahkemede açılacağıdır. Bir başka deyişle, açılacak olan davanın ne tür bir mahkemede görülmesi gerektiği taraflar arasında ihtilaf doğuran konuyla ilişkilidir. Davanın görevli olmayan bir mahkemede açılması, davanın usulden reddedilmesine neden olmaktadır (Davanın usulde reddine ilişkin yazımız için tıklayınız..) Hukuk mahkemelerinin görevi […]

Devamını Oku

MİRASIN PAYLAŞILMASI

Miras bırakanın ölmesi ile terekede yer alan intikale uygun aktif ve  pasifler, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (“TMK”) gereği otomatik olarak mirasçılara geçmekte olduğundan, mirasın hukuka uygun geçişi için, mirasçılar açısından bir onaylama, beyanda bulunma yahut sair işlem yapma gereği bulunmamaktadır (Bkz: İlgili yazımız…). Bu çalışmamızda, mirasın yasal ve atanmış mirasçılar arasında paylaşılmasından bahsedeceğiz. TMK […]

Devamını Oku

REDDİ MİRAS EMEKLİ MAAŞI ALMAYA ENGEL MİDİR?

Ölüm ile birlikte ölen kişiye ait olan tüm mal, alacak ve borçların hepsi mirasçılara geçer. Kişinin ölümünün ardından miras üzerinde hak sahibi olan kimselerin belirlenmesi için alınan veraset belgesi diğer bir deyişle mirasçılık belgesi alınmasa bile mirasçılar ölümle birlikte hak sahibi olurlar. Mirasçılar, kendilerine intikal eden tüm mirasla ölen kişinin bıraktığı borçları ödeyememe tehlikesi ile […]

Devamını Oku