EVLİLİK BİRLİĞİNİN SONLANDIRILMASININ ARDINDAN ECRİMİSİL

Bir taşınmazı; hak sabibinin rızası olmadan, hukuka aykırı olarak kullanan gerçek veya tüzel kişilerin haksız kullanım sonucu ödedikleri tazminata, ecrimisil denilmektedir. (Ecrimisil hakkında daha detaylı bilgiye önceki yazılarımızda yer vermiştik. Lütfen Bkz.) Biz bu yazımızda, boşanma davası sonucu ortaya çıkan ecrimisil durumunu inceleyeceğiz.

Ecrimisilin özel durumlarından olan, boşanmanın ardından ecrimisil; en çok aile konutu özelinde karşımıza çıkar. Ailenin barınma amacıyla sürekli olarak kullandığı ve aile yaşamına özgü eylemlerin yoğunlaştığı mesken, aile konutu olarak tanımlanmaktadır. Belirtmek gerekir ki; aile konutunun kullanımı, eşler açısından belirli sınırlamalara tabidir. Bu sınırlama, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin ilgili kararında çok net ifade edilmiştir; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 20.12.2016 T., 2016/19142 E., 2016/16219 K.; “…4271 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194/1. maddesine göre; ‘Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.’ Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmişltir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, emredici niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak ‘bellirli olan’ bir işlem için verilebilir…” şeklinde karar ihdas etmiştir.

Evlilik birliği içerisinde, evin maliki her ne kadar önem arz etmese de; boşanma gerçekleştiği andan itibaren, bu durum önem kazanmaktadır. Bunun nedeni meskenin, boşanma kararının verilmesiyle aile konutu özelliğini kaybetmesidir. Ayrıca tapu kaydında bulunan aile konutu şerhi, bu sonuca bir engel teşkil etmez. Örneğin; boşanma sürecinde talep sonucu hakim, aile konutunu bir eşin kullanımına tahsis ettiyse; boşanma kararı kesinleştiği andan itibaren kişi, evin eski eş tarafından boşaltılması için sözlü beyanda bulunabilir. Sözlü beyandan bir sonuç alınmadığı takdirde, koşullara uygun ihtarname gönderimine gidilebilir. Bu uygulama da sonuç vermezse malik eş, müdahalenin men’i davasıyla evin boşaltılmasını; ecrimisil davasıyla da, eşin haksız kullanımı sonucu elde edemediği faydayı ve uğradığı zararı tazmin edebilmektedir.

Bahsedilen uygulamaya netlik getirmesi açısından, Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin ilgili kararını alıntılamaktayız; Yargıtay 1. Hukuk Dairesi, 24.12.2013 T., 2013/2970 E., 2013/18498 K.; “…Hemen belirtilmelidir ki, TMK’nin 194. Maddesi hükmü uyarınca taşınmazın sicil kaydı üzerine konulan aile konutu şerhinin evlilik birliğinin devamı süresince hukuki netice doğuracağı, taşınmazın eşlerin paylı mülkiyetinde bulunmasının aile konutu şerhi yönünden bir öneminin bulunmadığı, evliliğin son bulması ile şerhin sağladığı hakların ortadan kalkacağı tartışmasızdır. Boşanma davası açıldıktan sonra eşlerden biri ayrı yaşama hakkı sebebiyle konutu terk etse bile bu durum, konutun, aile konutu olma niteliğini ortadan kaldırmaz. Ancak, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren, Türk Medeni Kanun’un 683. ve Anayasanın 35. maddesinden kaynaklanan davacının mülkiyet hakkı karşısında, şerhin şeklen var olması hüküm ifade etmez. O halde, eldeki davanın açıldığı tarihte çekişmeli taşınmazın sicil kaydında aile konutu şerhinin mevcut olduğu ve tarafların boşanmalarına dair kararın kesinleşmediği belirlendiğine göre, evlilik birliği sona ermediği müddetçe eşlerden birinin aile konutunda ikamet etmesi halinde, fuzuli işgal olarak kabul etmek olanaksızdır. Öyleyse, kötüniyetli zilyedin taşınmazı kullanmasından dolayı malikine ödemekle yükümlü bulunduğu haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilden davalı eşin sorumlu tutulmasına olanak yoktur…” şeklinde hüküm kurmuştur.

Hukuk Desteği

iletisim: [email protected]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir